çıktığı anda yoğun ilgi gören fakat kısa sürede oyuncuların ilgisinin azaldığı online bol yürümeli oyun
king firmasının yapımı olan Candy Crush Saga; hayatımıza 2012 Kasım ayı gibi girmişti. Oyunun içeriğinden bahsetmeden önce indirilme oranlarına dikkat çekmek istiyorum. Gerek appstore gerekse google play store ’da hala üst sıralarda olan oyun gerçekten bağımlılık yaratan bir uygulama.
Oyunun detaylarına gelecek olursak bilmemiz gereken maddeler aşağıdaki gibidir:
- Öncelikle şekerler, 3 aynı renkten oluşan şekerlerin dikey ya da yatay olarak birleşmesiyle patlatılmaktadır.
- 4 adet aynı renk olan şekerin birleştirilmesiyle şeritli bir şeker elde edilmektedir ve yatay ve dikey olarak kendi sütununu yok etmeyi sağlamaktadır.
- T ve ya L şeklinde aynı renk şekerlerin birleştirilmesiyle poşet şeker elde edilmekte ve patladığı zaman etrafındaki sütunları da yok etmektedir.
- 5 adet aynı renk olan şekerin birleştirilmesiyle çikolata topu oluşmaktadır ve ister şeritli şeker, isterseniz poşet şeker ile birleştirme imkânınız mevcuttur.
Oyunun görevlerine gelecek olursak; her bölümünde farklı bir görev verilmektedir. Örneğin; bir bölümde jöleleri alanları patlamaya çalışırken; diğer bölümünde malzemeleri ekrandan aşağıya doğru yok etmeniz gerekmektedir. Başka bir bölümünde istenilen malzemeleri toplamaya çalışırken ( 10 şeritli şeker, 20 poşet şeker, 1 çikolata top gibi.), diğer bölümünde bombaları patlamasını önleyerek puan kazanmaya çalışmaktasınız. Oyunun ilk bölümlerinde ise zamana karşı oynadığınız bölümler de mevcuttur. Bir yandan çikolatalar etrafınızı sararken diğer yandan bombaların patlamaması gerekmektedir ve aynı zamanda süre azalmaktadır fakat gerekli puanı da yapmanız gerekmektedir.
mgame corporation ve noah system tarafından geliştirilmiş 6 adet farklı sınıfı olan şu yıllarda pek olmasa da geçtiğimiz yıllarda en çok oynanan online oyunlardan birisidir. Eskilerde çok çeşitli online oyun olmamasından dolayı özellikle Türkiye'de çok yoğun ilgi gördü ve oyuncular oyunda kendi alfabelerini bile oluşturdular.
oyun 2016 yılında nttgame tarafından steam edition versiyonu çıkarılmıştır.
sega tarafından geliştirilen ve 1986 yılında piyasaya sürülen arcade oyunudur.
out run arcade makinelerde ortalığı kasıp kavurduktan sonra sonunda commodore 64 versiyonu da çıkabildi.
out run sizi bir ferrari testarossa'nın direksiyonuna oturma imkanı veren bir yarış programı. hedefiniz ise verilen bir süre içinde belirli mesafeye ulaşmanız. üç boyut efektinin bize göre biraz yetersiz kaldığı bu oyunda yolun değişimleri oldukça inandırıcı ama yolun kenarındakiler ve sizi geçen diğer otomobiller için aynı sözü söyleyemeyeceğiz.
ne var ki artık klasikleşmiş pole position'dan bazı ses efektleriyle (fren ve virajlardaki kayma sesleri) bir gömlek daha üstün. Şoförün yanında oturan ve kazadan sonra da ihtiyatsız sürücüyü suçlayan hanım ayrı bir hava vermiş. yola çıkmadan önce arabanın teybinden dinleyebileceğiniz müziği seçebilmeniz de oldukça gerçekçilik katmış.
yarışa start noktasında yeşil ışığın yanmasıyla başlıyorsunuz. arabayı zorlamamak için birinci vitesle kalkmanız ve hız göstergesi en az 150'yi gösterinceye kadar aynı vitesle devam etmeniz, daha sonra ikinci vitese takmanız tavsiye edilir. böylece aracın devrini kaybetmeden yola devam etmesini sağlayabilirsiniz. yolda karşımıza birçok araç çıkacak ve siz de doğal olarak o araçların sağından ve solundan geçmeye çalışacaksınız. dikkat etmeniz gereken aracı geçerken yolun ne tarafa döndüğüne bakmak ve ona göre zaman ayarlaması yapmak.
joystick'i geriye çekerek fren yapabilirsiniz. ama ikinci viteste hızlı giderken, virajlara girdiğinizde fren yapmak yerine vitesi küçültmenizi tavsiye ederiz. aksi takdirde ya ters bir takla atacaksınız ya da süratiniz oldukça düşecektir. oyunda kaza sırasında yanma olmadığı için sakın sevinmeyin çünkü önünüzdeki araca çarpmanız halinde hızdan ve zamandan oldukça büyük bir bölümü kaybediyorsunuz.
sonuç olarak bir başla yarış programı... eskilerinden sıkıldı iseniz tavsiye edilir.
ahmet yıldırım
kaynak: 64'ler dergisi 1. sayı - nisan 1988
ana karakterini jack black'in seslendirdiği ve dizaynına ilham sağladığı, heavy metal temalı aksiyon macera oyunu.
Atari 2600, 1977 Ekim ayında piyasaya sürülmüş olan ikinci jenerasyon oyun konsoludur. Döneminin en çok satan ve en popüler oyun konsoludur.1977 yılında piyasaya sürülmesine rağmen, Türkiye'de kullanıcılar arasında popülerlik kazanması 1980'li yılların ortalarını bulmuştur.
En çok satan 10 oyunu şunlardır: Pac-Man Pitfall! Missile Command Demon Attack E.T. the Extra-Terrestrial Atlantis Adventure River Raid Kaboom! Space Invaders
görsel
Kim Bilir, 90 saniye içinde 15 soruyu; doğru bir şekilde, en hızlı cevaplayıp, en yüksek puanı alma hedefli bir oyundur.
İnsanoğlunun doğuşunda vardır bilgisini sorgulama ve başkalarından üstün olma özelliği. Bu yüzdendir ki ilk çağlardan bu yana insanlar doğayla, teknolojiyle yarıştığını sanırken aslında insan insanla yarışır. Bu yarış dâhilinde çıkar birçok savaş, birçok icat ve birçok oyun. O oyunlardan biri de dünyanın sayılı oyun geliştiricilerinden biri olan Peak Games tarafından yapılan Kim Bilir oyunudur. 2012 Temmuz – Ağustos aylarında yayına giren Kim Bilir, ilk 5 günde 75000 indirmeye ulaşmış ve gün geçtikçe daha fazla oyunsever ile buluşmuştur. Buradan da anlaşıldığı gibi insanoğlu bilgisini yarıştırmayı sevmektedir ?
Kim Bilir, Türk televizyonlarında yayınlanan ‘Kim 500 Milyar İster’ yarışma programının formatına benzemektedir. Oyunda size yöneltilen 15 soruyu 90 saniye içerisinde doğru cevaplamanız gerekmektedir. Ne kadar az hata yaparsanız o kadar çok puanınız yükseliyor. Tabi bir de size verilen sürenin kıymetini iyi bilirseniz, kalan süre puanınıza ekleniyor. Oyunda bulunan altınlara; cevapladığınız sorular, kalan süreniz ve kazandığınız puanlara göre sahip oluyorsunuz. Peki bu altınlar ne işinize yarayacak ? Öncelikle size verilen 5 can hakkını bitirirseniz ve oyuna doymazsanız bu altınlar karşılığında yine can alabiliyorsunuz. Bunun yanı sıra, oyunda bulunan jokerleri bu altınlar sayesinde alabiliyorsunuz. Bu jokerler şöyle; Yarı-Yarı, Pas, Seyirci, Doğrusu, Ekstra 30, Çarpı 2, Yeni Soru, Süreyi Dondur, Çift Cevap. Bu jokerlerden yalnızca 3 tanesini kullanabiliyorsunuz bir oyun içerisinde ve genelde süre uzatması olan “Ekstra 30”, doğru cevabı seyircinin verdiği “Seyirci” ve doğru cevaba verilen 2 kat puandan oluşan “Çarpı 2” jokerleri kullanılıyor. Jokerlerin bağımlısı olursanız eğer altınlarınızı kaybedersiniz.
Oyundaki bir özellikte oyunun içinde bulunan turnuvalar. Bu turnuvalar haftalık yapılıyor ve Pazar akşamı turnuvalar son buluyor. Bu oyunu oynayan kişilerle yarışıyorsunuz bir nevi ve katıldığınız turnuvalarda kaç soru cevapladığınız, doğru cevap oranı vb. bilgiler de burada yer alıyor. Ayrıca haftanın 3 günü altın ödülü de mevcut.
Peki Kim Bilir sorularının özellikleri ne ? Oyundaki soruların özelliği, çoğu sorunun güncel olaylardan oluşması ve soruların her alandan sorulabilmesi. Mesela film karakteri sorusu da karşınıza çıkabiliyor, fizik kuralı ile ilgili bir soru da. Yani kesin çizgilerle ayrılan bir soru tarzı, ve soruların seçildiği belirli bir kategori bulunmamakta. Her cevapladığınız sorunun puanı bir diğer sorudan daha yüksektir. Özellikle son soruların doğru cevaplanması, puanınızı bir hayli yükseltecektir. Her ne kadar soruların tekrarlanmadığı söylense de, bazı sorular karşınıza tekrar çıkabiliyor.
Kim Bilir oyununda arkadaşlarınızı davet edebilme seçeneği de bulunmakta. Facebook’a bağlanarak ya da sms ve mail yardımı ile arkadaşlarınızı davet edip altın kazanabilirsiniz. Genelde Facebook üzerinden arkadaş daveti tercih edilmekte. Hem daha pratik hem de daha popülaritesi yüksek.
kim Bilir’i internet bağlantısı olmadan da oynamanız mümkün. Tek sorun arkadaşlarınızdan can isteyemiyorsunuz, zaten altınınız var ise can almak için arkadaş davetine de gerek kalmıyor.
Kim Bilir bilinmez ama elbet bu oyunda sizin bileceğiniz bir çok soru var. Unutmadan bu oyunu android , ios ve facebook üzerinden oynayabilirsiniz. Oyunu şuanda oynayan 3.440.000 yarışmacı bulunuyor. Siz de bunlardan biri olabilirsiniz.
2012'de İstanbul'da Mehmet ecevit tarafından kurulmuş, 1010! isimli ters tetris tarzı mobil oyunuyla başarıya ulaşmış ve her Türk start up'ın makus kaderi olarak Zynga'ya 250 milyon dolara satılmış türk oyun geliştirici
candy crush saga oyununu bilmeyen ya da duymayan yoktur diye tahmin ediyorum. Oyunu bir kere bile oynamamış insanların bile, oyun hakkında fikirleri mevcut ve bunu fırsat bilen King.com, Candy Crush Saga Sodalı olarak yeni bir oyunu bizlere sunmuştur.
Candy Crush Saga oyununu bilmeyen ya da duymayan yoktur diye tahmin ediyorum. Oyunu bir kere bile oynamamış insanların bile, oyun hakkında fikirleri mevcut ve bunu fırsat bilen King.com, Candy Crush Saga Sodalı olarak yeni bir oyunu bizlere sunmuştur.
Sodalı Candy Crush‘ın anlamı ise, soda şişelerini açtıkça şekerlemeler aşağıdan yukarı doğru dizilmekte ve oyunu ters hamlelerle oynamamızı sağlamaktadır.
Şekerleri birleştirirken oluşan bir üst şekerlemelerden de bahsedelim;
- 4 tane aynı renk şekeri birleştirdiğimizde, şeritli şeker elde ediyoruz ve sağ – sol ve yukarı – aşağı olarak bir sütun şeklinde diğer objeleri yok etmeye yarıyor.
- Aynı renk şekerleri T ve ya L şeklinde birleştirdiğimizde, 1 adet poşet şeker elde ediyoruz ve bunu patlattığımızda ise etrafımızdaki sütunlarıda yok etmeyi sağlıyor.
- 5 tane aynı renk şekeri birleştirdiğimizde, çikolata top meydana geliyor ve bu top ile isterseniz sadece kırmızı şekerleri patlatabilirsiniz; isterseniz şeritli bir şeker ile ya da poşet şeker ile birleştirebilirsiniz. (Benim en sevdiğim poşet şeker ile birleştirerek bütün aynı renkteki şekerlerin poşet şeker olup patlaması)
- Yeni bir özellik olarak renkli top şeklinde bir obje elde edebiliyorsunuz buda 5 şekerin yan yana gelip 1 şekerin tam ortada olmasıyla oluşuyor.
- Son özelliğimiz ise 4 tane şekeri kare şeklinde birleştirdiğimizde balık oluşuyor ve belirlediği bir kareyi yok ediyor.
Klasik Candy Crush hayranıysanız ve hala oynamaktan sıkılmadıysanız Sodalı Candy Crush'ı denemenizi tavsiye ederim.
Günümüzdeki FPS oyunları da artık çağ atladı diyebiliriz. COD ve Battlefield serileri eskiden olduğu gibi sadece askerler ve savaşlar kullanarak senaryo yapmıyorlar; Battlefield Hardline buna iyi bir örnek. Kontrol ettiğimiz karakter bir polis ve senaryoyu kendimiz yönetebiliyoruz.
ubisoft , daybreak game company , 1c company şirketleri tarafından 2003 yılında piyasaya çıkan, gerçek zamanlı strateji oyunudur.

everquest’e uzaktan bakıp iç geçirenler… n’oluyo, kendinize gelin!
hatırlar mısınız ilk rts oynadığınız zamanı? ben bilmemkaç disket ve acı dolu yükleme bekleyişleri ile amiga’da dune oynadığım günleri hatırlıyorum. o günden bu güne birçok şey değişti… command and conquer serisi, warcraft , starcraft … zaman ilerledikçe her oyun tarzı gibi rts de çok uzun bir yol aldı. özellikle son dönemde ortaya çıkan isimler arasında c&c generals, warcraft iii ve age of mythology başı çekiyor. hatta ülkemizde turnuvaları bile olmaya başladı. lords of everquest de bu saydığım gelişen real-time strateji dünyasının şu dakika itibari ile son halkası ve daha çıkmadan tüm rakiplerini kıskandıracak kadar da ayrıcalıklı bir oyun oldu. çünkü loe’nin, abisi everquest’in izinden gidip büyük başarı kazanma ihtimali vardı.
öncelikle şunu açıklamak istiyorum. oyunun everquest ile bağlantısı nedir? hatta ondan da önce “everquest nedir?” diyenlere ufak bir hatırlatma geçeyim. everquest şu an dünyada en çok oynanan devasa online oyun. hemen hemen 400.000’e varan kayıtlı kullanıcı sayısına sahip. lords of everquest de hikayesini işte bu oyundan, yani everquest dünyasından alıyor. oyundaki detaylar, kullanılan birimlere varıncaya kadar everquest’le aynı. o yüzden everquest evrenini tanıyan arkadaşlar oyuna adapte olurken fazla zorlanmayacak. tabi bu everquest bilmeyen loe’i oynayamaz anlamına gelmiyor. çünkü yapımcılar 10 aşamadan oluşan bir hazırlık bölümü ile oyunu en ince ayrıntılarına kadar oyuncuya açıklıyorlar.
loe, az evvel belirttiğim gibi everquest altyapısı üzerine kurulmuş, norrath denen dünya üzerinde, standart olduğu üzere, iyi ile kötünün mücadelesini konu alıyor. konu aslında klasik gibi gelse de sadece bir cümlede açıklanabilecek kadar düz bir hikaye söz konusu değil. rts tarzı oyunlardan alıştığımız savaşmak için “krala ters ters baktı, gidin saldırın, yok edin” mantığı yerine, loe’in sağlam temellere oturtulmuş, hatta kirapları bile yazılmış olan everquest dünyasına bağlanması çok hoş ve sağlam bir hikayeyi de beraberinde getiriyor. konuyu anlatmaya kalksam inanın kelimeler yetmez ama loe’yi oynadıkça hikayeyi keşfedecek ve daha çok merak edeceksiniz (felaket tellalı).
bırak hikayeyi, oyuna gel
loe karşımıza seçilebilen 3 tane grup ile çıkıyor. bunlardan ilki elddar alliance. doğa güçlerini kontrol altında tutmaya çalışan bu grup, kötülük karşısında bir araya gelmiş 3 ırktan ibaret. zarif ve asil elfler, ormanların gizli kuytu köşelerinden gelen hobbitler ve guk denen bataklıktan gelen frogloklar (kurbağa adam). bir diğer gruplaşma ise dawn brotherhood adı altında birleşen cüceler, insanlar ve barbarlar arasında. sonuncusu ise kötü ırkı temsil eden shadowrealms adlı gruplaşma. bunlar da elflerin kötü kuzenleri olan ve yer altında yaşayan dark elfler, bunlarla beraber ogre ve iksarlardan oluşuyor. aynı zamanda bu gruba zaman zaman goblinler, troller ve gnome’lar da destek veriyor. biz loe’ye önce safımızı sonra da bu grubun lordlarından birini seçerek başlıyoruz. toplamda 15 farklı lord ve her lordun farklı özel güçleri var. oyun, shadowrealms’in gizli operasyonlar ile diğer ırkların özel güçler ihtiva eden bilimum yüzük, kristal gibi özel nesneleri çalması ile başlıyor.

oyunun her ayrı ırk için birer defa oynadığınız düşünüldüğünde 72 saatten daha fazla bir oynama süresi var. aynı zamanda oyun gayet dengeli bir zorluk sistemi ile ayarlanmış. eğer baştan savma oynamaya başlarsanız loe gerçekten kısa sürede canınızı sıkmaya başlayabilir. bölümleri geçmek istiyorsanız, kaçınılmaz olarak tüm dikkatinizi oyuna vermek zorundasınız.
son zamanlarda rts’lere de sirayet eden tecrübe kazanarak level atlama sistemi loe’de de bulunuyor. hatta biraz daha abartılmış şekilde. en küçük askerinizden tutun da lordunuza kadar her bir birim level atlama şansına sahip ve atlayabileceğiniz level sayısı 30 ile sınırlandırılmış. her 6 level’da bir lordumuz yeni büyü ve yetenekler kazanıyor. aynı şekilde normal birimlerimizden herhangi 2 tanesini level 6’yı aştığı andan itibaren knight denen bir sistem ile hero mertebesine yükseltebiliyoruz.
tek kişilik oyunda, her bölüm atladığınızda bir önceki bölümde level atlayan askerlerinizden birkaçını yeni bölüme de geçirmenize olanak sağlanıyor. her yeni bölüme başlamadan evvel şövalye ve lordunuz hariç belli bir puan karşılığında askerlerinizi yanınıza alabiliyorsunuz. lord ve şövalyeleriniz ise bu puanlardan bağımsız şekilde otomatik olarak diğer bölüme geçiyorlar. bu da bölüm boyunca uğraşarak özenle level atlattığınız askerlerinizin heba olmamasını sağlıyor.
loe’nin bana ilginç gelen bir diğer özelliği ise bina kurulumlarını herhangi bir işçi biriminin yapmaması. yani bina kurma bölümünde istediğiniz binayı inşa alanınızda herhangi bir yere tıklayarak direk kurmaya başlıyorsunuz. alışması zor bir sistem değil ama saçma. para birimimiz olan platinium’u ise platinyum madenlerinden direk olarak işçilerimiz taşıyor. her bir birim özel yetenekleri için belli bir güce gerek duyuyor. wizard, cleric gibi birimler manaya ihtiyaç duyarken; warrior, rogue gibi karakterler stamina’ya ihtiyaç duyuyor.

hiçbir şey kusursuz değildir.
loe’de oyun için problemlerin en başında birimlerin kontrol problemi geliyor (problem değil bu çıldırdım!!). düşman binası ya da askeri görüş alanınıza girdiği andan itibaren askerleriniz keçileri kaçırmaya başlıyor. ne kadar “dur yapma evladım zamanını bekle” deseniz de inadına saldırmaya devam ediyorlar. birim kontrol tuşları içinde ‘stop’ olsa da hiçbir işe yaramıyor. bunun yanısıra bir diğer problem ise savaş esnasında her şeyin birbirine girmesi. düşman askerlerine tıklama konusunda gerçekten çok zorlanıyorsunuz.
aynı şekilde oyundaki bir diğer problem de birimlerin hareketi. birimleri grup haline toplayıp bir yerden diğer bir yere hareket ettirdiğinizde hepsi birlikte hareket etmek yerine düzensizce sağdan soldan buldukları yollardan dağılmaya başlıyorlar. rts’lerin en önemli noktalarından biri olan birim kontrolü, ne yazık ki lords of everquest’te vasatı bile yakalayamıyor.

biraz da grafiklerden bahsedelim. loe’nin dinamik grafikleri var. karakterlerin altındaki auralardan tutun büyü efektlerine kadar tüm görüntüler çok güzel dizayn edilmiş. aynı şekilde birim ve bina detayları da çok güzel ve 3x zoom kabiliyetine sahip. nerdeyse savaşırken omuz omuza görebiliyoruz lordlarımızı. aynı zamanda oyun sırasında önümüzdeki menülerin hepsinin yerini istediğimiz gibi kişiselleştirip kendimiz nasıl rahat ediyotsak öyle kullanıyoruz.
bir oyun everquest’ten esinlenerek yapılır da netten oynama imkanız olmaz mı ? loe’i orijinal aldığınız andan itibaren kayıt olarak sony’nin kendi sunucularında oynama şansına sahip oluyorsunuz. 12 kişi aynı anda beraber oynayabiliyor.

son söz olarak söyleme gerekirse lords of everquest, rts sevenlere pek de bir şey vaat etmeyen ama everquest evreniyle tanışmak isteyenler için iyi bir seçenek. multiplayer olarak ise single player’dan çok daha başarılı.
pro puan: 67
+ multiplayer 12 kişilik oyuncu desteği, 72 saatlik oynama süresi, eq evreninde geçmesi.
- birim kontrolleri, savaşlardaki kaos, tek kişilik oyunun vasatlığı
real-time strateji oyunları içinde sönük kalan, sadece eq sevenleri ilgilendirebilecek bir oyun
volkan alkan
progamer – 21. sayı
rockstar games in suç dünyasını anlatan efsaneleşmiş açık dünya aksiyon macera oyun serisi. serinin oyunları sırasıyla;


grand theft auto
grand theft auto london
grand theft auto ii
grand theft auto iii
grand theft auto vice city
grand theft auto san andreas
grand theft auto liberty city stories
grand theft auto vice city stories
grand theft auto iv
grand theft auto chinatown wars
grand theft auto v
Çocukken dergilerden çıkan cdlerdeki demosunu saatlerce ayıla bayıla oynadığım, 4 Eylül 2020 yılında birinci ve ikincisi remastered olarak gelecek olan oyun. Şimdiden heyecan yaratmaya yetti.
Oyunumuz Himalayalarda bulunan şiddetin kol gezdiği gizli şehir Kırat ta geçiyor. Karakterimiz Pagan annesinin dileğini yerine getirmek üzere bu şehire yolculuk eder ve kendisini iç savaş halinde olan bu şehrin içinde bulur. Her tarafı gizemle dolu olan gizemli şehir Kırat'a hoş geldiniz.
Kıyamet sonrası dönemde geçen oyunda su, yemek ve gerekli item’ları bularak hayatta kalma mücadelesi veriyorsunuz. Değişik oyun mekanikleri ve kamera açılarına sahip olan Dustbowl’da kontrol edeceğiniz kahraman, yolculuğu boyunca hayatta kalan diğer insanlarla temasa geçecek ve kıyametin neden olduğunu keşfetmeye çalışacak.
riot games tarafından 2019 yılında yayınlanan oyundur. otomatik savaş mekaniği içerir. ekonominizi, şampiyon seçimlerinizi, dizilişlerinizi ve itemlerinizi, lobide bulunan diğer 7 rakibinize göre belirleyip kazanmaya çalışıyorsunuz. şu anda twitch gibi yayın platformlarında popüler olan oyundur.